Salı, Kasım 23, 2010

Marka Beşiktaş, Kulüp DemirörenSpor…

Sayın Demirören,

Öncelikle size ve tüm yönetiminize 107 yıllık BJK için şimdiye kadar yaptıklarınızdan dolayı teşekkür ederiz. Babanız ve dolayısıyla da siz bir iş adamısınız değil mi? Öyleyse konuya öyle bir örnekle başlayalım. Halka açık büyük bir markayı yönetiyorsunuz diyelim. 15 milyon’da marka bağımlılığı çok yüksek olan bir tüketici grubunuz var. Çok şeyden vazgeçiyor ama asla markasından vazgeçmiyor. Siz bir olağanüstü genel kurul ile yönetime geldiniz.

Çok şey hedeflediniz. Fakat bugüne kadar geçen süre içinde hedeflerinizi gerçekleştirmek için yaptığınız yatırımlarla markanın sahip olduğu şirket iflasın eşiğini geldi. Başarıları parmakla sayılacak kadar az. Uzmanlara göre ise şirket iflas etti ama kağıt üzerinde markanın sahip olduğu değerleri yüksekleterek iflası ancak engelliyebiliyorsunuz. Bu arada sürekli idareci ve çalışan değiştiriyorsunuz. Aslında yönetim kademesinde şimdiye kadar kendiniz dışında herkesi değiştirdiniz ama sonuç yine değişmedi.

Soru: Markanın en üst yöneticisi olarak ne yaparsınız ?

a) Yeni medyatik idareci ve çalışanlarla yola devam edersiniz
b) Şirketin iflasını isteyip markaya daha fazla zarar gelmesin diye ismini DemirörenSpor Kulübü(DSK) olarak değiştirirsiniz
c) Markanın size ve ailenize maddi getirilerine bakar ne olursa olsun yönetimde kalmak için uğraşırsınız
d) Markanın tüm hisse senetleri toplar, şirketi satın alır çocuklarınıza miras olarak bırakırsınız
e)Benden başka herkesi değiştirdim ama durum değişmedi deyip, yönetime ilk geldiğiniz gibi bir olağanüstü kongreye gider, yönetimi başkalarına bırakırsınız

Sevgili Yıldırım Demirören,

Biliyoruz ki yönettiğiniz markanın yüksek bağımlı (heavy user)larından biri de sizsiniz. İş adamlığınız hakkında kim ne derse desin, gerçek bir iş adamı olduğunuzu öncelikle kendi çocuklarınızın görebilmesini istemez misiniz? O halde seçmeniz gereken cevap şıkkı belli. Yok eğer diğer şıklardan birini işaretleyecekseniz, iyi düşünün. Zira diğer şıkların altındaki gerçeklerle bu marka başarıya ulaşamaz. Bunu iş dünyasındaki herkes biliyor. Ayrıca siz başarılı olmak için herşeyi yaptınız. Bazı maçlarda uğur getirsin diye yerinizi bilen değiştirdiniz. Ama bu kadar olabiliyormuş demek ki. Daha fazla ısrar etmenin kimseye bir yararı olmadığı gibi zararlarını da en iyi siz yaşadınız. Hem daha yaşınız genç ve inşAllah önünüzde açık.

Kendi işlerinizde başaracak ve kazanacak çok şeyleriniz var. Artık onlara odaklanın. İnşaat, golf sahası ve diğer projelerinize daha çok zaman ayırın. Bu konuda en iyi örnek, sizden önce istifa ederek olağanüstü kongreye giden ve yerine geçtiğiniz Serdar Bilgili değil mi? Merak ettiğiniz soruları ona sorabilirsiniz.

Karar verin, taraftarı olduğunuz markaya, kendinize, çocuklarınıza ve ailenize nasıl bir gelecek hazırlıyorsunuz gerçekten farkında mısınız ? Farkında değilseniz babanıza sorabilirsiniz. Bir iş adamı olarak, büyük bir markayı böyle yöneten bir yöneticiyi ne kadar işin başında tutardı? Bunları çok duydum, ben başarılı bir yöneticiyim ve düşündüklerimi gerçekleştirmeden yönetimi bırakmam diyorsanız. O halde “Marka 107 yıllık Beşiktaş ama kulüp DemirörenSpor gibi” diyenlere ne diyeceğiz? Bu kadar borcu nasıl ödeyeceksiniz? diyenlere Allah büyük çalışır öderiz mi diyeceğiz?

Yoksa cevap “d” şıkkı mı? Ne dersiniz?

Hiç yorum yok: