Toplantı, geçen yıl başlayan bilgilendirme toplantılarının ikincisi olması açısından önemliydi.
Önemliydi çünkü, bugünlere gelebilmek için tam onbeş yıl geçmişti. Dile kolay. Katılımın geçen yılki toplantıya göre daha bir platform havasında olması ise oldukça sevindiriciydi. Ancak, gözlerimiz reklam mecra yöneticilerini aradı. Keşke platformu oluşturan bu mecralarımızın üst düzey yöneticileri de orada olsaydı. Yılda bir kez yapılan ve sektörü ilgilendiren bir toplantıda olmalıydılar. Belki son dakika işleri çıkmıştır. Yoksa IAA Başkanı Mehmet Ali Yalçındağ, Reklamverenler Derneği Başkanı Hakan Gören'in ve reklamveren temsilcilerinin olduğu bir toplantıda eminim onlarda olmak isterlerdi. Medya ile hükümet arasındaki iletişimin hassas olduğu bir dönemdeyiz. RÖK Platformunu, sektörün kendi problemlerini, devletin cezai yaptırımlarına gerek kalmadan, çözülebileceği göstermesi açısından önemli bir ortam olarak görüyorum. Bu nedenle de platformu oluşturan tüm tarafların yılda bir kez düzenlenen bu tür bir toplantıda bir araya gelmesini ve ulusal mecralarında konuya ilgi göstermesi gerektiğini düşünüyorum. Çünkü konu sadece sektörel mecraları ilgilendiren bir haber içeriği taşımıyor. Konu aynı zamanda reklam tüketicisi yani sokaktaki vatandaşı da yakından ilgilendiriyor. Çünkü RÖK'ün kuruluş amacı ; " Reklamın, tüketiciye ve topluma karşı sorumluluğu çerçevesinde yasal,ahlaki,dürüst ve doğru olması gerektiğinin bilinciyle RVD,RD ve IAA'nce oluşturulan Reklam Özdenetim Platformu(Platform), uluslararası Ticaret Odası'nın dünyaca kabul görmüş Reklam Uygulama Esasları'nı Türkiye'de uygulamaya koymak üzere "Reklam Özdenetim Kurulu (RÖK) kurmuştur....EASA üyesidir" diyor. Ayrıca görevleri içinde (3.3) "... kamuoyuna yapılan ortak tahahhüt çercevesinde, kararlarının uygulanmasını ilgililerden ve mecralardan ister." deniyor.Yoksa ben mi yanılıyorum.
Ülkemizde kişi başı reklam yatırımlarımız hala kırk dolarlar seviyesinde. Bu yıl krizle birlikte sanırım bu rakam daha da düşecek. Ama biz RÖK platformunu kurmayı onbeşyıl önce akıl etmişiz. Müthiş bir ileri görüşlülük.Platformun kuruluşuna karar verenleri ve emeği geçenleri kutluyorum. Ama platforma ve aldığı kararlara yeteri kadar ilgi göstermeyen de yine biziz ! Bu işin doğasında var galiba. Kurulları oluşturanlar ve kuralları koyanlar aynı olunca kuralları yıkanlarında aynı olmasını normal mi karşılamalıyız ? Herhalde biz koyduk, biz yıkarız misali oluyor. O zaman da bir ileri iki geriye şaşırmamak gerekiyor.Öyle ya olmayan şeyin toplantısı mı olurmuş ?
Burada şunu söyleyebilirsiniz; " reklam mecraları RÖK'ün aldığı kararları zamanında uygulasın sorun çözülür, neden bu işi bu kadar büyütüyorsun." Evet yaklaşımınız teoride doğru ama pratikte yanlış. Çünkü mecralar RÖK'ün onlarla paylaştığı kararları öyle düşündüğünüz gibi hızla uygulama yoluna gitmiyorlar. Neden ? Fistful of Dollars. Yani çözümün en önemli parçası olmak yerine "bir avuç dolar için". Onlar platformun parçası olsalarda ( ismi platform ya bir hafiflik var aslında) RÖK'ün kuruluş amacı, tüketici, sosyal sorumluluk gibi duygusal şeyler yerine patronlarına ay sonu hesabını nasıl veririz, avuçları biriktirsek hedeflerimizi geçer, primlerimizi nasıl alırız diye düşünüyor olabilirler. O zaman sizde onbeş yıla ancak iki toplantı sığdırabilirsiniz. Biraz sığ oldu ama öyle malesef. Ama Allah'tan Çetin Bey ve bir avuç arkadaşımız var. Yıllardır alınan kararları bir hukukçu bürokrat titizliğinde takip ediyor ve sabırla uygulanması için uğraş veriyorlar.
Eğer sektörümüzün gelişmesini, yatırımların sağlıklı bir şekilde artmasını, yaptığımız işlerin kamuoyu önünde ve uluslararası düzeyde saygınlık kazanmasını istiyorsak, içinde bulunduğumuz platform ve sivil toplum kuruluşlarının görevlerini yapmasına yardımcı olmamız gerekiyor. Son günlerin popüler deyimi ile "yüksek itibar" istiyorsanız ilk önce aldığınız kararlara itibarınız yüksek olacak. Yoksa kazandığımız bir avuç dolarla itibarsız yaşamaya devam edeceğiz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder