Ben yumurtanın tavuktan çıktığını düşünenlerdenim. Yumurtanın olabilmesi için önce tavuğun olması gerekir değil mi ? Birçok kişi gibi ben de kainatın bir sebeb-sonuç ilişkisi içinde yaratılmış olduğunu düşünüyorum. Durum böyle olunca ilk önce canlıların var olması gerekir. Sanat ile ilgili konuya gelince bir insanın, ben sanatçıyım veya buna benzer bir imada bulunması ne kadar doğru ? Sanatçı, bir markadır. Bir insanın sürekli "ben markayım/sanatçıyım" diye ortalarda dolaşması normal bir durum olmasa gerek. Bir markanın oluşması için oldukça uzun bir süreç gerekir. Bir şeyin marka olabilmesi için bir tüketicisi olması gerekir. Tüketici ise, marka'yı kutsayan insandır. Bu nedenle onu kuşaktan kuşağa taşır ve bunun karşılığında hiçbir ücret talep etmez. Hatta onu veya ürünlerini satın alarak üste para verir.
Coca Cola, 1892 yılından günümüze kadar gelen, 80 milyar dolara varan marka değeri ile dünyanın en değerli ama tüketim bedeli en ucuz ürünlerinden biri değil mi ? Bugün birçok rakibi olduğu düşünüldüğünde gerçek başarının ne kadarı hala o sihirli formül de gizli ? Tekrar araştırmak ve düşünmek gerekmez mi ? Marka, bir tecrübedir. Bir çocuğun bile dokuz ay anne karnında beklediğini hatırla.
Bir insanın sanatı yıllar sonra tescilleniyor. Güncel çalışmaları sanat diye nitelendirirsek, diğerlerine ne diyeceğiz ? İnsanlar, herşeyi bizim düşündüğümüz an veya dönemde düşünmeyebilir veya tüketmeyebilir. Bunun için onları yargılayamayız.
Yaşamın herşeye rağmen doğal (bizim değil Yaratanın kontrolünde) devam ettiğini ve her an yeni süprizlerle karşılaştığımızı unutmayalım. Yaşamı güzel kılan da süprizleri değil mi ? Herkesin aynı şeyleri aynı dönemde düşünmesinin ne kadar heyecanlı olabileceğini inan bilmiyorum. Bir de o mükemmel bedeni yöneten, sınırlarını daha uzun yıllar keşfetmeye çalışılacak aklımızı, hafife almamak gerekir.
Yaratıldığına inanan insanlar, kendilerini yaratan varlığın sanatı karşısında nasıl saygıyla eğiliyorlarsa, ben de onun en değerli eseri olan insanoğlu'nun yani bizlerin genlerine, mutlaka bu sanatçı özelliğini, yansıtmış olabileceğini düşünüyorum.
Bu arada sanat önceliği ile temel ihtiyaçlarını karşılama önceliği olan insanları aynı ortamda değerlendirmemeliyiz. Sanatsal konuları onlarla zamanından önce tartışmamalıyız. Unutma iletişim, doğru zamanda, doğru insanla, doğru şeyi konuşmak ve paylaşmak değil miydi ?
Kolay gelsin...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder